CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

 
CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

Ki öyle de yaptı. . O dönem bu soruşturmayı ilk başlatan ve kanunsuz dinlemelerle bugün verilen kararın tohumlarını atan savcı şimdi Fetö/PYD’den kaçak. Gezi Parkı olaylarının çıkış nedenini hatırlatan Akdoğan, “Bundan 10 yıl önce 27 Mayıs 2013 sabahı iş makineleri Taksim’de bulunan Gezi Parkına girdiğinde vatandaşlar Parka hukuka aykırı yapılan bu müdahaleye karşı gelmek ve yaşadıkları çevreyi korumak için eylem başlattılar. Çünkü vatandaş artık isyan ediyordu ve yeter diyordu. Tüm sanıkların beraatine karar verildikten sonra alınan bozma kararının ardından Yargıtay tarafından onan bu talimatlı kararı veren mahkemenin hakimi Fetö itirafçısı. ” diyerek yargı sürecinin nasıl başladığına ve yürütüldüğüne dikkat çekti. Akdoğan, “Yargı eliyle hukukun katledilişine pek çok kez şahit olduk. Tüm bu olayların asıl sorumlusu olan iktidar kendisine kurban olarak birilerini bulmalı ve ibret diye yargılamalıydı. En doğal hakkı olan protesto hakkını kullanan genciyle yaşlısıyla insanlara polis sert müdahalelerde bulundukça bu isyan dalga dalga büyüdü ve tüm yurda yayıldı. O zamanlar beraber yol yürüdükleri dostlarıyla hazırladıkları senaryoyu devreye soktular. Ama onun kurban seçtiği isimler mahkum. 10 yıldır süren davada şimdi Fetö/PYD’den aranan bir savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı. ” dedi. Çünkü vatandaşın üstünde kurulan baskıya, zulme sabrı kalmamıştı. Gezi davası ise bu örneklerin hiç kuşkusuz tarihe kalın ve büyük harflerle bir kara leke olarak yazıldı. CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Gezi Davasına dair Yargıtay tarafından verilen kararı değerlendirdi. Çünkü bur korkunun intikamı alınmalıydı. Yani kendisi darbeci örgüt mensubu. Ama baskı ve zulme devam etmek isteyen iktidar devlet gücünü vatandaşını ezmekte kullandı. Ben iddia ediyorum ki Tayyip Erdoğan’ın iktidarı boyunca en korktuğu günler o günlerdi. O zaman Başbakan olan şimdinin Cumhurbaşkanı, her zaman olduğu gibi yine vatandaşının sesine sözüne kulak tıkayıp, çevre katliamında ısrar edince eylemler büyüdü. Adalet kör bir kuyunun karanlığına gömüldü.

CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

” dedi. O dönem bu soruşturmayı ilk başlatan ve kanunsuz dinlemelerle bugün verilen kararın tohumlarını atan savcı şimdi Fetö/PYD’den kaçak. ” diyerek yargı sürecinin nasıl başladığına ve yürütüldüğüne dikkat çekti. Ki öyle de yaptı. Ama baskı ve zulme devam etmek isteyen iktidar devlet gücünü vatandaşını ezmekte kullandı. Akdoğan, “Yargı eliyle hukukun katledilişine pek çok kez şahit olduk. Çünkü vatandaşın üstünde kurulan baskıya, zulme sabrı kalmamıştı. Gezi davası ise bu örneklerin hiç kuşkusuz tarihe kalın ve büyük harflerle bir kara leke olarak yazıldı. O zamanlar beraber yol yürüdükleri dostlarıyla hazırladıkları senaryoyu devreye soktular. En doğal hakkı olan protesto hakkını kullanan genciyle yaşlısıyla insanlara polis sert müdahalelerde bulundukça bu isyan dalga dalga büyüdü ve tüm yurda yayıldı. 10 yıldır süren davada şimdi Fetö/PYD’den aranan bir savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı. CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Gezi Davasına dair Yargıtay tarafından verilen kararı değerlendirdi. Ama onun kurban seçtiği isimler mahkum. Ben iddia ediyorum ki Tayyip Erdoğan’ın iktidarı boyunca en korktuğu günler o günlerdi. Çünkü bur korkunun intikamı alınmalıydı. Yani kendisi darbeci örgüt mensubu. Adalet kör bir kuyunun karanlığına gömüldü. Gezi Parkı olaylarının çıkış nedenini hatırlatan Akdoğan, “Bundan 10 yıl önce 27 Mayıs 2013 sabahı iş makineleri Taksim’de bulunan Gezi Parkına girdiğinde vatandaşlar Parka hukuka aykırı yapılan bu müdahaleye karşı gelmek ve yaşadıkları çevreyi korumak için eylem başlattılar. . O zaman Başbakan olan şimdinin Cumhurbaşkanı, her zaman olduğu gibi yine vatandaşının sesine sözüne kulak tıkayıp, çevre katliamında ısrar edince eylemler büyüdü. Tüm bu olayların asıl sorumlusu olan iktidar kendisine kurban olarak birilerini bulmalı ve ibret diye yargılamalıydı. Tüm sanıkların beraatine karar verildikten sonra alınan bozma kararının ardından Yargıtay tarafından onan bu talimatlı kararı veren mahkemenin hakimi Fetö itirafçısı. Çünkü vatandaş artık isyan ediyordu ve yeter diyordu.