Boza: Bilinen en eski Türk içeceği…

 
Boza: Bilinen en eski Türk içeceği… Boza: Bilinen en eski Türk içeceği…

Boza kelimesinin esası ise Farsça’da “darı” anlamına gelen “buze” dir. Bozada alkol fermantasyonunun yanı sıra laktik asit fermantasyonun da gerçekleşiyor olması ve etil alkol oranının düşük olması (maksimum %2) bozayı biradan ayırmaktadır. Fermente tahıl bazlı bir içecek olan boza; darı, mısır, pirinç, çavdar, yulaf, buğday gibi tahılların öğütülmesi, su ilave edilerek pişirilmesi ve daha sonra şeker eklenerek maya ile laktik asit fermantasyonuna tabi tutulması ile üretilmektedir. Kaşgarlı Mahmut’un Divan-ı Lugati’t Türk adlı eserinde (1074), Karahanlılar’ın darıdan boza elde ettikleri ve bu içeceğe “buhoun” dedikleri belirtilir. Tadı, lezzeti ve besinsel değeri nedeni ile bozanın geleneksel fermente içecekler arasında önemli bir yeri bulunmaktadır. Boza; buğday, arpa, yulaf, mısır, pirinç, bulgur ve darı gibi tahıllardan yapılan kışın sembolik içeceklerinden biridir. Bozanın ortaya ilk çıkışı 8-9 bin yıl önce Mezopotamya’ya dayanır. . “Boza” ismi yanında Kafkasya, Balkan ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ile İran, Mısır, Arap ülkeleri ve bazı Afrika kabilelerinde “Buha” ve “Merissa” gibi isimlerle de bilinmektedir. 401 yılı sonunda Doğu Anadolu’da boza yapıldığını ve hazırlandıktan sonra çömlek kaplarla toprağa gömüldüğünü belirtmektedir. Tarihi kaynaklar, M. Bozanın kıvamı koyu olup, açık sarı bir renge, tatlıekşimsi lezzete ve asidik-alkollü bir kokuya sahiptir. Ö. Aynı eserde bu içeceğin Arapça karşılığı ise “mizr” olarak geçer. Boza ile bira, ürün özellikleri ve hazırlanma şekilleri bakımından farklı olmakla birlikte, boza en eski bira olarak kabul edilmektedir. İlk çağlarda darı, arpa gibi hububat fermantasyonları ile elde edilen boza, çeşitli isimlerle Mısır ve Trakya’da yayılmıştır.

Boza: Bilinen en eski Türk içeceği…

İlk çağlarda darı, arpa gibi hububat fermantasyonları ile elde edilen boza, çeşitli isimlerle Mısır ve Trakya’da yayılmıştır. Boza kelimesinin esası ise Farsça’da “darı” anlamına gelen “buze” dir. Ö. Boza ile bira, ürün özellikleri ve hazırlanma şekilleri bakımından farklı olmakla birlikte, boza en eski bira olarak kabul edilmektedir. 401 yılı sonunda Doğu Anadolu’da boza yapıldığını ve hazırlandıktan sonra çömlek kaplarla toprağa gömüldüğünü belirtmektedir. Kaşgarlı Mahmut’un Divan-ı Lugati’t Türk adlı eserinde (1074), Karahanlılar’ın darıdan boza elde ettikleri ve bu içeceğe “buhoun” dedikleri belirtilir. Aynı eserde bu içeceğin Arapça karşılığı ise “mizr” olarak geçer. . Bozanın ortaya ilk çıkışı 8-9 bin yıl önce Mezopotamya’ya dayanır. Bozanın kıvamı koyu olup, açık sarı bir renge, tatlıekşimsi lezzete ve asidik-alkollü bir kokuya sahiptir. Bozada alkol fermantasyonunun yanı sıra laktik asit fermantasyonun da gerçekleşiyor olması ve etil alkol oranının düşük olması (maksimum %2) bozayı biradan ayırmaktadır. Tadı, lezzeti ve besinsel değeri nedeni ile bozanın geleneksel fermente içecekler arasında önemli bir yeri bulunmaktadır. Tarihi kaynaklar, M. Fermente tahıl bazlı bir içecek olan boza; darı, mısır, pirinç, çavdar, yulaf, buğday gibi tahılların öğütülmesi, su ilave edilerek pişirilmesi ve daha sonra şeker eklenerek maya ile laktik asit fermantasyonuna tabi tutulması ile üretilmektedir. “Boza” ismi yanında Kafkasya, Balkan ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ile İran, Mısır, Arap ülkeleri ve bazı Afrika kabilelerinde “Buha” ve “Merissa” gibi isimlerle de bilinmektedir. Boza; buğday, arpa, yulaf, mısır, pirinç, bulgur ve darı gibi tahıllardan yapılan kışın sembolik içeceklerinden biridir.