Türkiye-AB ilişkilerinde Rentrée │Yeni dönem, yeniden ivme

 
Türkiye-AB ilişkilerinde Rentrée │Yeni dönem, yeniden ivme Türkiye-AB ilişkilerinde Rentrée │Yeni dönem, yeniden ivme

. AB başkentinde her noktada, her konferansta, her kararda kısaca her taşın altında olmalıyız. Konuşma, 6-9 Haziran 2024 Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesindeki son SOTEU olması nedeniyle özel bir ilgiyle bekleniyordu. AB’nin yıllık politika planlarının ve belgelerinin temelini oluşturan SOTEU, bu yıl 13 Eylül’de Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen tarafından gerçekleştirildi. Brüksel camiası, yazın ardından rentrée olarak adlandırılan ve hareketlenmenin başladığı günlerle şehre geri dönüş yapıyor. Eylül ayı, Avrupa Birliği (AB) kurumları ve ilgili bürokrasi ile politika dünyası için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Bu dönemin en çok ses getiren etkinliklerinden biri, AB’nin gelecek hedeflerini açıkladığı ‘Birliğe Sesleniş’ (State of the European Union, SOTEU) konuşması. İktidar, muhalefet, resmi ve sivil tüm kuruluşlar, merkezi ve yerel yönetimler, iş dünyası, sendikalar, üniversiteler ve medya dahil her kesim, AB ile ilişkilere katkı sunmalıdır. Eğer AB ‘stratejik körlük’ içindeyse, biz doğrusunu göstermeliyiz.

Türkiye-AB ilişkilerinde Rentrée │Yeni dönem, yeniden ivme

Brüksel camiası, yazın ardından rentrée olarak adlandırılan ve hareketlenmenin başladığı günlerle şehre geri dönüş yapıyor. Konuşma, 6-9 Haziran 2024 Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesindeki son SOTEU olması nedeniyle özel bir ilgiyle bekleniyordu. Bu dönemin en çok ses getiren etkinliklerinden biri, AB’nin gelecek hedeflerini açıkladığı ‘Birliğe Sesleniş’ (State of the European Union, SOTEU) konuşması. AB başkentinde her noktada, her konferansta, her kararda kısaca her taşın altında olmalıyız. AB’nin yıllık politika planlarının ve belgelerinin temelini oluşturan SOTEU, bu yıl 13 Eylül’de Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen tarafından gerçekleştirildi. İktidar, muhalefet, resmi ve sivil tüm kuruluşlar, merkezi ve yerel yönetimler, iş dünyası, sendikalar, üniversiteler ve medya dahil her kesim, AB ile ilişkilere katkı sunmalıdır. Eylül ayı, Avrupa Birliği (AB) kurumları ve ilgili bürokrasi ile politika dünyası için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Eğer AB ‘stratejik körlük’ içindeyse, biz doğrusunu göstermeliyiz. .