İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

\nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. ","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. \nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. \nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. . seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. \nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor. seviye açlıkla karşı karşıya. \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı.

İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. \nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. \nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı. \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. \nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor. Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. . seviye açlıkla karşı karşıya. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. \nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi.