Dünya ve Türkiye’nin felaket çağı

 
Dünya ve Türkiye’nin felaket çağı Dünya ve Türkiye’nin felaket çağı

Bazen teker teker, bazen de beraber gelirler. . İstenilen yağış olmadı, barajlar boşaldı, yeraltı suları çekildi, mahsul tarlada kaldı. Deprem, yangın, sel, kuraklık, meteorolojik sıcaklık, salgın, savaş ve bilcümle diğerleri. Tıpkı, bu yıl yaşadığımız sıcaklık ve kuraklık gibi. Bazı uzmanlar su stresine gireceğimizi söylüyor. Bu başlığı Süryani papaz Mar Yeşu’nun (494-507) “Urfa ve Diyarbakır’ın Felaket Çağı-Yeryüzü yayınları’’ adlı eserinden uyarladım. Zaten felaket ve hüzün kadim çağlardan beri bu coğrafyanın kaderine, künyesine kazılmış ilahi bir damga gibi duruyor. Oysa birçok bölgelerimiz çoktan su stresinden su kıtlığına geçmiş durumda. Aslında ilk aklıma gelen “Hüzün Yılları” oldu ama her iki başlık da yazıya uygun düşer diye düşündüm. Türkiye su zengini bir ülke değil.

Dünya ve Türkiye’nin felaket çağı

Oysa birçok bölgelerimiz çoktan su stresinden su kıtlığına geçmiş durumda. Deprem, yangın, sel, kuraklık, meteorolojik sıcaklık, salgın, savaş ve bilcümle diğerleri. Bu başlığı Süryani papaz Mar Yeşu’nun (494-507) “Urfa ve Diyarbakır’ın Felaket Çağı-Yeryüzü yayınları’’ adlı eserinden uyarladım. Türkiye su zengini bir ülke değil. Bazen teker teker, bazen de beraber gelirler. Bazı uzmanlar su stresine gireceğimizi söylüyor. İstenilen yağış olmadı, barajlar boşaldı, yeraltı suları çekildi, mahsul tarlada kaldı. Aslında ilk aklıma gelen “Hüzün Yılları” oldu ama her iki başlık da yazıya uygun düşer diye düşündüm. Zaten felaket ve hüzün kadim çağlardan beri bu coğrafyanın kaderine, künyesine kazılmış ilahi bir damga gibi duruyor. . Tıpkı, bu yıl yaşadığımız sıcaklık ve kuraklık gibi.