Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek - İrfan O. HATİPOĞLU

 
Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek - İrfan O. HATİPOĞLU Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek - İrfan O. HATİPOĞLU

Çünkü kentsel yoksulluktan ve eşitsizlikten, hukuksuzluktan en çok kadınlar etkilenmektedir. Yaşadığı mahalleye/kente karşı sorumluluk duygusunu öne çıkartır. Yalnızca insana dokunmazlar. İRFAN O. Kadının yönetime etkin katıldığı, bir kent yönetimi hedeflenmelidir. Çünkü kentlerdeki zenginliğin eşit dağıtılması, yıkımcılar tarafından kentlerin yağmalanmasının önüne geçilmesi bu yapının yıkılması ile yakından ilintilidir. Bu nedenle siyasi partilerin, yerel yönetimler ile ilgili izlenceleri önemlidir. Geliştirilecek iş ilişkilerinin hedefi; mahalli hizmetlerin -parkların, yolların bakımı, ortak alanların temizliği, çocuk ve yaşlı bakımevi hizmeti vb. Önümüzdeki yerel seçimlerde kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması, kadınlar tarafından gerçekleştirilecektir. Oysa yerel yönetimler, yurttaşlara doğrudan dokunan, “doğumundan ölümüne kadar” ilişkisinin kopmadığı, insan odaklı yönetimlerdir. Bu nedenle yerel seçimlerin gündemi, kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması olmalıdır. “Dayanışmacı, devrimci” kişiliğini geliştirerek ülkenin/kentlerin geriye sürüklenmesinin, hukukun, insan haklarının örselenmesinin önünde setler oluşturur. Yerel yönetim; her mahallede, mahalle sakini kadınlar tarafından kurulacak “kadın girişimci kooperatiflerine” önderlik yapmalı, desteklemelidir. olguların iyileştirilmesi de yerel yönetim anlayışı ile doğrudan ilintilidir. Doğanın korunması, yaşanabilir -fiziki, sosyal, kültürel vb. ürünlerin sergilenmesi ve satılmasına destek verilerek “mor” ekonominin, evlerin içine taşınarak büyütülmesi olmalıdır. Bu nedenle yerel seçimlerde kadını önceleyen izlenceler başarılı olacak. Bunlardan en etkili olanı, yerel yönetim-kadın işbirliği ile “mahalle mor” ekonomisinin oluşturulmasıdır. EŞİTSİZLİK VE HUKUKSUZLUKKentlerde değişimi önceleyen partilerin izlenceleri, oluşturulan oligarşik yapının yıkılması olmalı. ‘MOR’ EKONOMİYerelde, kadınların yönetime etkin katılmasının değişik yöntemleri vardır. - kentlerin oluşturulması, birlikte yaşama kültürünün geliştirilmesi, yaratılan kentsel zenginlikten yurttaşların eşit yararlanmasına sağlamak vb. Çünkü kadınlar yoksulluğun/eşitsizliğin tutsaklığından kurtulmalarının buna bağlı olduğunu biliyor. Aynı zamanda, izlenceler devrimci, Aydınlanmacı içerik taşımalı ve gerici yapılanmaya izin vermemeli. Bu anlayış, yerel yönetimleri hemşeri hukukunu korumayan “oligarşik” yapıya belediye başkanlarını “oligarka” dönüştürdü. HATİPOĞLUYAZAR",. Her sabah çocuğunun beslenme çantasına ne koyacağı kaygısını yaşamak istemedikleri için de ülkemizde ilk defa sonucunu kadınların belirlediği seçime gidiyoruz. - kooperatif üzerinden mahalledeki kadınlara devredilmesine, evlerinde ürettikleri gıdaların, el işleri vb. Son 20 yılda, tek adam/AKP hükümetlerinin ülke/yereli yönetme anlayışı kent suçları işlemeye yatkın; ayrıştırıcı, yağmacı, eşitsizliği artıran uygulamalara dayalıdır. Yoksulluğun ve eşitsizliğin geriletilmesini öncelemelidir. Süreç “sürdürülebilir kent” oluşturma projeleri sunmak yerine, bir verene karşı, biz iki veriyoruz söylemi üzerinden ilerliyor. Bireysel kadınların özgüvenlerinin gelişmesini sağlar ve üretime katılmalarının önünü açar. Kadının etkin olması oligarşik yapının yıkılmasını, yaşanabilir/uygar kentlerin oluşmasını sağlar. Yerel seçim süreci geriye doğru işlerken partiler yerel yönetim izlencelerini ortaya koymaya başladı.

Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek - İrfan O. HATİPOĞLU

Her sabah çocuğunun beslenme çantasına ne koyacağı kaygısını yaşamak istemedikleri için de ülkemizde ilk defa sonucunu kadınların belirlediği seçime gidiyoruz. Kadının etkin olması oligarşik yapının yıkılmasını, yaşanabilir/uygar kentlerin oluşmasını sağlar. Çünkü kentlerdeki zenginliğin eşit dağıtılması, yıkımcılar tarafından kentlerin yağmalanmasının önüne geçilmesi bu yapının yıkılması ile yakından ilintilidir. EŞİTSİZLİK VE HUKUKSUZLUKKentlerde değişimi önceleyen partilerin izlenceleri, oluşturulan oligarşik yapının yıkılması olmalı. İRFAN O. Yerel seçim süreci geriye doğru işlerken partiler yerel yönetim izlencelerini ortaya koymaya başladı. Oysa yerel yönetimler, yurttaşlara doğrudan dokunan, “doğumundan ölümüne kadar” ilişkisinin kopmadığı, insan odaklı yönetimlerdir. Geliştirilecek iş ilişkilerinin hedefi; mahalli hizmetlerin -parkların, yolların bakımı, ortak alanların temizliği, çocuk ve yaşlı bakımevi hizmeti vb. Yoksulluğun ve eşitsizliğin geriletilmesini öncelemelidir. Bu nedenle yerel seçimlerin gündemi, kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması olmalıdır. Yaşadığı mahalleye/kente karşı sorumluluk duygusunu öne çıkartır. Bu anlayış, yerel yönetimleri hemşeri hukukunu korumayan “oligarşik” yapıya belediye başkanlarını “oligarka” dönüştürdü. Yerel yönetim; her mahallede, mahalle sakini kadınlar tarafından kurulacak “kadın girişimci kooperatiflerine” önderlik yapmalı, desteklemelidir. - kentlerin oluşturulması, birlikte yaşama kültürünün geliştirilmesi, yaratılan kentsel zenginlikten yurttaşların eşit yararlanmasına sağlamak vb. Yalnızca insana dokunmazlar. Önümüzdeki yerel seçimlerde kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması, kadınlar tarafından gerçekleştirilecektir. Doğanın korunması, yaşanabilir -fiziki, sosyal, kültürel vb. Aynı zamanda, izlenceler devrimci, Aydınlanmacı içerik taşımalı ve gerici yapılanmaya izin vermemeli. - kooperatif üzerinden mahalledeki kadınlara devredilmesine, evlerinde ürettikleri gıdaların, el işleri vb. Bu nedenle siyasi partilerin, yerel yönetimler ile ilgili izlenceleri önemlidir. ‘MOR’ EKONOMİYerelde, kadınların yönetime etkin katılmasının değişik yöntemleri vardır. HATİPOĞLUYAZAR",. Bunlardan en etkili olanı, yerel yönetim-kadın işbirliği ile “mahalle mor” ekonomisinin oluşturulmasıdır. ürünlerin sergilenmesi ve satılmasına destek verilerek “mor” ekonominin, evlerin içine taşınarak büyütülmesi olmalıdır. Bu nedenle yerel seçimlerde kadını önceleyen izlenceler başarılı olacak. Çünkü kadınlar yoksulluğun/eşitsizliğin tutsaklığından kurtulmalarının buna bağlı olduğunu biliyor. Bireysel kadınların özgüvenlerinin gelişmesini sağlar ve üretime katılmalarının önünü açar. Son 20 yılda, tek adam/AKP hükümetlerinin ülke/yereli yönetme anlayışı kent suçları işlemeye yatkın; ayrıştırıcı, yağmacı, eşitsizliği artıran uygulamalara dayalıdır. Çünkü kentsel yoksulluktan ve eşitsizlikten, hukuksuzluktan en çok kadınlar etkilenmektedir. “Dayanışmacı, devrimci” kişiliğini geliştirerek ülkenin/kentlerin geriye sürüklenmesinin, hukukun, insan haklarının örselenmesinin önünde setler oluşturur. Süreç “sürdürülebilir kent” oluşturma projeleri sunmak yerine, bir verene karşı, biz iki veriyoruz söylemi üzerinden ilerliyor. Kadının yönetime etkin katıldığı, bir kent yönetimi hedeflenmelidir. olguların iyileştirilmesi de yerel yönetim anlayışı ile doğrudan ilintilidir.