İmamoğlu, 'Bir kelime bile anamıyorlar' diyerek AKP'yi işaret etti: 'Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu...'

Yaptırmadık. Aldatılmalarını da müsaade etmeyeceğiz. Bir an önce bu süreci sonlandıralım ve tertemiz Marmara’yı hep birlikte elde edelim. Görüyoruz ki ‘aldatma’ ve ‘aldatılma’, bunların anlayışlarında ve ruh hallerinde var. Şafak Başa tarafından, projenin geldiği aşama ve sonrasındaki süreçle ilgili bilgilendirildi. ",. Bu haliyle Marmara Denizine olan büyük kötülüğü de ortadan kaldırmış olacağız. Bu yatırımımızın da İSKİ kurumumuzun, o kadim kurumumuzun… Dün de konuşmamda söyledim. Aslında yer altında yapılan bu tünel çalışması, İstanbulumuzun altyapısıyla ilgili attığımız adımların, görünmez ama, çok güçlü bir hattı. Dolayısıyla çok özel ama bir o kadar da narin, yani korunması gereken bir alan. Nasıl? Bir daha bu bir avuç insanın İstanbulda iktidar yüzü görmemelerini sağlayarak. Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu. Bu da çok özel bir durum. Ne aldatacaklar ne de aldatılacaklar. Bunu bütün bilim insanları, ortaya koydukları tezlerle ispat etmiş durumdalar. Niye? Oy hesabı için. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentten Marmara Denizi’ne atık su akışını sona erdirecek, “Ataköy Atıksu Tüneli”nin Yeşilköy Mahallesi’ndeki şantiyesinde incelemelerde bulundu. Bu açıdan biz ne onların aldatmalarına ne de aldatılmalarına bundan sonra müsaade etmeyeceğiz. Tünel kazma işini gerçekleştiren TBM (Tunnel Boring Machine) cihazının Yeşilköy şantiyesine ulaşmasına tanıklık eden İmamoğlu, İSKİ Genel Müdürü Dr. Şimdi de onlara konuşturtmuyoruz farkındaysanız. Hızlıca inşallah Allah tamamına erdirsin. “ÖZENSİZ DAVRANDIĞIMIZ HER AŞAMA, MARMARA DENİZİNİN ÖLÜMÜNÜ HIZLANDIRIYOR”Projenin tüm aşamalarının tamamlanmasından sonra, şehrin atık sularının tamamının, ileri biyolojik arıtmadan geçirilecek Ataköy’den Marmara Denizi’ne deşarj edileceğinin müjdesini veren İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu, şu anlama geliyor: Yaklaşık 3 yıl önce başlattığımız bu çalışmaların tümü, yine bu kadarlık bir zaman dilimiyle beraber, ileri biyolojik arıtma yapılmadan, bir damla atık suyun bile Marmaraya aktarılmadığı bir sistemin hayata geçmesini sağlamış olacağız. Bugüne kadar ertelettirdik. ”",Marmara Denizi için en büyük ihanetin ‘Kanal İstanbul’ olacağına dikkat çeken İBB Başkanı İmamoğlu, “Bir kelime bile anamıyorlar. Marmara Denizi, çok yakın zamanda oluşmuş bir iç deniz. Biz, yaptığımız her konuyu, doğayı nasıl koruyacağımız üzerinden inşa etmeye çalışıyoruz. Küçükçekmece Gölünün doğu yakasındaki, özellikle atık su noktasında alanların toplandığı ve ön arıtmayla beraber denize deşarj edilen Küçükçekmecedeki arıtma tesisinin tümden devre dışı bırakılarak, bir sistemin kurulmasının adımları bunlar. Biz, İstanbulun atık suyun Marmara Denizine, hatta Karadenize, o canım Boğaz’a, Haliçe bırakılan halini tümden ortadan kaldıran bir çalışmayı yönetiyoruz. Genel Müdürümüze, bütün yönetici ekibine, bütün çalışma arkadaşlarına ve aynı zamanda burada süreci yürüten yüklenici firmamıza, sahiplerine, çalışanlarına yürekten teşekkür ediyorum. Milletimizi diri tutacağız, uyanık tutacağız. Yani Küçükçekmecedeki ön arıtmanın yerine, Ataköydeki ileri biyolojik arıtmamız ve Haramidere’deki ileri biyolojik arıtmamızın devreye alınması meselesi” dedi. Bundan sonraki sürece dönük, bilim insanlarının ifadesiyle, özensiz davrandığımız her aşama, Marmara Denizinin ölümünü hızlandırıyor. Bir kelime bile anamıyorlar. Ama keşke bu işler, bu şehrin gündeminde yıllar yıllar önce tamamlanmış ve toparlanmış olsaydı. Projenin tanıtım filmini izleyen İmamoğlu, “Bu, çok önemli bir hizmet. Kanal İstanbulun ne büyük tehdit olduğunu, üstüne basa basa milletimize anlatacağız. Ve onların aldatmalarına müsaade etmeyeceğiz. NİYE?”“Böyle hassas bir kent, böyle hassas bir ilçe ve yaşayanların hassas olduğu bir ortamda ifade edeyim ki; en önemli ihaneti de Kanal İstanbul ihanetini de hep birlikte öteledik. Kanal İstanbul'un ne büyük tehdit olduğunu, üstüne basa basa milletimize anlatacağız” ifadelerini kullandı. O bakımdan, Cumhuriyetin bize emaneti İSKİ kurumumuzun bu özenli, çevreci ve dünyanın en nitelikli altyapı çalışmalarını yapan kurumu olması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu. Niye? Oy hesabı için. Az önce anlattığım Marmara Denizinin yok olması noktasında, tabiri caizse kötülükle ilgili gaza basan ve kötüleştiren, denizi bitiren bir çalışma. ”“KANAL İSTANBUL’U BİR KELİME BİLE ANAMIYORLAR. Onun da -şaşırmayın ki- bizlere 90 yıl önce Mustafa Kemal Atatürkün hediyesi ve emaneti olduğunu, İSKİnin onun talimatıyla kurulduğunu da unutmayın. Onlar bir daha burada iktidar olamayacaklar. ”“BİLİMİN VE AKLIN IŞIĞINDA, ÇOK ÖZENLİ BİR SÜRECİ İSTANBULUMUZDA VAR ETTİĞİMİZ GİBİ…”“İnşallah bilimin ışığında, aklın ışığında, çok özenli bir süreci İstanbulumuzda var ettiğimiz gibi, Bakırköyde de İstanbulun her ilçesinde de o bilim ve akıl önümüzde duracak ve o ışıkla beraber geleceğe hep beraber yürüyeceğiz. Bu şekilde bunu dile getirmemeleri… ‘Efendim toplumun gündeminde olmayan, bizim de gündemimizde olmaz’ cümleleriyle bu milleti uyutamazlar. Burada yaptığımız bu yatırımın evet planlaması, projelendirilmesi, imalatı biraz zaman alıyor. Hani daha önce kendilerinin ‘aldatıldık’ diye tarifledikleri psikolojiyi, aslında görüyoruz ki ‘aldatma’ ve ‘aldatılma’ bunların anlayışlarında ve ruh hallerinde var. Bu aldatma meselesi çok önemli. Bu açıdan biz ne onların aldatmalarına ne de aldatılmalarına bundan sonra müsaade etmeyeceğiz.

İmamoğlu, 'Bir kelime bile anamıyorlar' diyerek AKP'yi işaret etti: 'Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu...'

Bugüne kadar ertelettirdik. Bu aldatma meselesi çok önemli. Marmara Denizi, çok yakın zamanda oluşmuş bir iç deniz. ",. Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu. Aldatılmalarını da müsaade etmeyeceğiz. Kanal İstanbul'un ne büyük tehdit olduğunu, üstüne basa basa milletimize anlatacağız” ifadelerini kullandı. Aslında yer altında yapılan bu tünel çalışması, İstanbulumuzun altyapısıyla ilgili attığımız adımların, görünmez ama, çok güçlü bir hattı. Bu açıdan biz ne onların aldatmalarına ne de aldatılmalarına bundan sonra müsaade etmeyeceğiz. Bu da çok özel bir durum. Bunu bütün bilim insanları, ortaya koydukları tezlerle ispat etmiş durumdalar. Projenin tanıtım filmini izleyen İmamoğlu, “Bu, çok önemli bir hizmet. ”“BİLİMİN VE AKLIN IŞIĞINDA, ÇOK ÖZENLİ BİR SÜRECİ İSTANBULUMUZDA VAR ETTİĞİMİZ GİBİ…”“İnşallah bilimin ışığında, aklın ışığında, çok özenli bir süreci İstanbulumuzda var ettiğimiz gibi, Bakırköyde de İstanbulun her ilçesinde de o bilim ve akıl önümüzde duracak ve o ışıkla beraber geleceğe hep beraber yürüyeceğiz. Milletimizi diri tutacağız, uyanık tutacağız. Bundan sonraki sürece dönük, bilim insanlarının ifadesiyle, özensiz davrandığımız her aşama, Marmara Denizinin ölümünü hızlandırıyor. Genel Müdürümüze, bütün yönetici ekibine, bütün çalışma arkadaşlarına ve aynı zamanda burada süreci yürüten yüklenici firmamıza, sahiplerine, çalışanlarına yürekten teşekkür ediyorum. Yaptırmadık. Kanal İstanbulun ne büyük tehdit olduğunu, üstüne basa basa milletimize anlatacağız. Ve onların aldatmalarına müsaade etmeyeceğiz. Bu açıdan biz ne onların aldatmalarına ne de aldatılmalarına bundan sonra müsaade etmeyeceğiz. Bu şekilde bunu dile getirmemeleri… ‘Efendim toplumun gündeminde olmayan, bizim de gündemimizde olmaz’ cümleleriyle bu milleti uyutamazlar. Ne aldatacaklar ne de aldatılacaklar. O bakımdan, Cumhuriyetin bize emaneti İSKİ kurumumuzun bu özenli, çevreci ve dünyanın en nitelikli altyapı çalışmalarını yapan kurumu olması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Nasıl? Bir daha bu bir avuç insanın İstanbulda iktidar yüzü görmemelerini sağlayarak. Küçükçekmece Gölünün doğu yakasındaki, özellikle atık su noktasında alanların toplandığı ve ön arıtmayla beraber denize deşarj edilen Küçükçekmecedeki arıtma tesisinin tümden devre dışı bırakılarak, bir sistemin kurulmasının adımları bunlar. Hani daha önce kendilerinin ‘aldatıldık’ diye tarifledikleri psikolojiyi, aslında görüyoruz ki ‘aldatma’ ve ‘aldatılma’ bunların anlayışlarında ve ruh hallerinde var. ”",Marmara Denizi için en büyük ihanetin ‘Kanal İstanbul’ olacağına dikkat çeken İBB Başkanı İmamoğlu, “Bir kelime bile anamıyorlar. Onlar bir daha burada iktidar olamayacaklar. Burada yaptığımız bu yatırımın evet planlaması, projelendirilmesi, imalatı biraz zaman alıyor. Biz, İstanbulun atık suyun Marmara Denizine, hatta Karadenize, o canım Boğaz’a, Haliçe bırakılan halini tümden ortadan kaldıran bir çalışmayı yönetiyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentten Marmara Denizi’ne atık su akışını sona erdirecek, “Ataköy Atıksu Tüneli”nin Yeşilköy Mahallesi’ndeki şantiyesinde incelemelerde bulundu. Şafak Başa tarafından, projenin geldiği aşama ve sonrasındaki süreçle ilgili bilgilendirildi. Niye? Oy hesabı için. Biz, yaptığımız her konuyu, doğayı nasıl koruyacağımız üzerinden inşa etmeye çalışıyoruz. Bir kelime bile anamıyorlar. Bir an önce bu süreci sonlandıralım ve tertemiz Marmara’yı hep birlikte elde edelim. NİYE?”“Böyle hassas bir kent, böyle hassas bir ilçe ve yaşayanların hassas olduğu bir ortamda ifade edeyim ki; en önemli ihaneti de Kanal İstanbul ihanetini de hep birlikte öteledik. Şimdi de onlara konuşturtmuyoruz farkındaysanız. Bu yatırımımızın da İSKİ kurumumuzun, o kadim kurumumuzun… Dün de konuşmamda söyledim. Niye? Oy hesabı için. Dolayısıyla çok özel ama bir o kadar da narin, yani korunması gereken bir alan. “ÖZENSİZ DAVRANDIĞIMIZ HER AŞAMA, MARMARA DENİZİNİN ÖLÜMÜNÜ HIZLANDIRIYOR”Projenin tüm aşamalarının tamamlanmasından sonra, şehrin atık sularının tamamının, ileri biyolojik arıtmadan geçirilecek Ataköy’den Marmara Denizi’ne deşarj edileceğinin müjdesini veren İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu, şu anlama geliyor: Yaklaşık 3 yıl önce başlattığımız bu çalışmaların tümü, yine bu kadarlık bir zaman dilimiyle beraber, ileri biyolojik arıtma yapılmadan, bir damla atık suyun bile Marmaraya aktarılmadığı bir sistemin hayata geçmesini sağlamış olacağız. Tünel kazma işini gerçekleştiren TBM (Tunnel Boring Machine) cihazının Yeşilköy şantiyesine ulaşmasına tanıklık eden İmamoğlu, İSKİ Genel Müdürü Dr. Az önce anlattığım Marmara Denizinin yok olması noktasında, tabiri caizse kötülükle ilgili gaza basan ve kötüleştiren, denizi bitiren bir çalışma. Yani Küçükçekmecedeki ön arıtmanın yerine, Ataköydeki ileri biyolojik arıtmamız ve Haramidere’deki ileri biyolojik arıtmamızın devreye alınması meselesi” dedi. Ama keşke bu işler, bu şehrin gündeminde yıllar yıllar önce tamamlanmış ve toparlanmış olsaydı. Bu çok kurnazca bir aldatma yolculuğu. Bu haliyle Marmara Denizine olan büyük kötülüğü de ortadan kaldırmış olacağız. Görüyoruz ki ‘aldatma’ ve ‘aldatılma’, bunların anlayışlarında ve ruh hallerinde var. ”“KANAL İSTANBUL’U BİR KELİME BİLE ANAMIYORLAR. Onun da -şaşırmayın ki- bizlere 90 yıl önce Mustafa Kemal Atatürkün hediyesi ve emaneti olduğunu, İSKİnin onun talimatıyla kurulduğunu da unutmayın. Hızlıca inşallah Allah tamamına erdirsin.