Batıyı ikiyüzlülükle itham ederken bizim ikiyüzlülüğümüz ne olacak?

 
Batıyı ikiyüzlülükle itham ederken bizim ikiyüzlülüğümüz ne olacak? Batıyı ikiyüzlülükle itham ederken bizim ikiyüzlülüğümüz ne olacak?

Bu süreçte pek çok Avrupa ülkesinde ve Amerika’da ciddi protestolar yapıldığını ve büyük kalabalıkların İsrail’in saldırılarına itiraz ettiğini de unutmayalım. İnsanların içtikleri kahveye karışırken bir yandan oraya gemiler göndermek, katliam sürerken ticarete devam etmek sizce nasıl değerlendirilmeli? Mesela insanları kafelerde taciz eden boykotçular İsrail’le ticaret yapan şirketlerin önüne gidip tek kelime edebilir mi sizce?İnsan hakları çalışan ve naçizane öğreten bir insan olarak bu haklar söz konusu olduğunda “Batı’nın ikiyüzlülüğü” üzerine çok fazla şey duyuyorum. Bu söylemlerin tamamen yanlış olduğunu söylemek de mümkün değil aslında. . ‘Batı’ diye nitelendirdiğimiz devletlerin insan hakları konusunda pek tutarlı olmadığını biliyoruz. Yaklaşık iki aydır çok acı görüntülerine şahit olduğumuz İsrail-Filistin çatışması da bu eksende yorumlanıyor genelde. Ama bu protestolar pek gündeme gelmiyor ve ezber cümlelerle Batı eleştirilmeye devam ediliyor. İnsan haklarına saygılı görünseler de kendileri dışındaki insanların haklarına saygı duymadıkları, özellikle de konu Müslümanlar olunca ikiyüzlü bir tutum sergiledikleri hep söylenir. Kendi sınırları içerisinde saygı göstermeye çalıştıkları insan haklarını başka ülkelerde pek de dikkate almadıkları pek çok durum var. Batı’nın Filistin’deki katliama sessiz kaldığı, öldürülenler ağırlıklı olarak Müslüman ve Arap olduğu için Batı’nın kılını kıpırdatmadığı konuşuluyor. Irak, Afganistan, Vietnam buna verilebilecek yakın birkaç örnek sadece.

Batıyı ikiyüzlülükle itham ederken bizim ikiyüzlülüğümüz ne olacak?

Batı’nın Filistin’deki katliama sessiz kaldığı, öldürülenler ağırlıklı olarak Müslüman ve Arap olduğu için Batı’nın kılını kıpırdatmadığı konuşuluyor. Ama bu protestolar pek gündeme gelmiyor ve ezber cümlelerle Batı eleştirilmeye devam ediliyor. İnsanların içtikleri kahveye karışırken bir yandan oraya gemiler göndermek, katliam sürerken ticarete devam etmek sizce nasıl değerlendirilmeli? Mesela insanları kafelerde taciz eden boykotçular İsrail’le ticaret yapan şirketlerin önüne gidip tek kelime edebilir mi sizce?İnsan hakları çalışan ve naçizane öğreten bir insan olarak bu haklar söz konusu olduğunda “Batı’nın ikiyüzlülüğü” üzerine çok fazla şey duyuyorum. ‘Batı’ diye nitelendirdiğimiz devletlerin insan hakları konusunda pek tutarlı olmadığını biliyoruz. Bu süreçte pek çok Avrupa ülkesinde ve Amerika’da ciddi protestolar yapıldığını ve büyük kalabalıkların İsrail’in saldırılarına itiraz ettiğini de unutmayalım. Irak, Afganistan, Vietnam buna verilebilecek yakın birkaç örnek sadece. Bu söylemlerin tamamen yanlış olduğunu söylemek de mümkün değil aslında. Yaklaşık iki aydır çok acı görüntülerine şahit olduğumuz İsrail-Filistin çatışması da bu eksende yorumlanıyor genelde. . İnsan haklarına saygılı görünseler de kendileri dışındaki insanların haklarına saygı duymadıkları, özellikle de konu Müslümanlar olunca ikiyüzlü bir tutum sergiledikleri hep söylenir. Kendi sınırları içerisinde saygı göstermeye çalıştıkları insan haklarını başka ülkelerde pek de dikkate almadıkları pek çok durum var.